Enflasyon
2013 yılı TÜFE enflasyonu yüzde 7,4 olarak gerçekleşti. 2013 yılının tamamında TÜFE enflasyonuna en büyük katkı 2,3 puan ile gıda grubundan gelirken, ulaştırma grubunun katkısı 1,8 puan oldu.
2014 yılı TÜFE enflasyonu yüzde 8,2 olarak gerçekleşti. Son ayda gerçekleşen düşüş ile, enflasyon Merkez Bankasının beklentisinden de aşağıda kaldı. 2014 yılının tamamında TÜFE enflasyonuna en büyük katkı 3,1 puan ile gıda grubundan gelirken, ulaştırma grubunun katkısı 1,8 puandan 0,3 puana düştü.
2015 yılı TÜFE enflasyonu yüzde 8,5 olarak gerçekleşti. 2016 yılının tamamında TÜFE enflasyonuna en büyük katkı 2,8 puan ile gıda grubundan gelirken, konut grubunun katkısı 1,2 puan oldu.
2016 yılı TÜFE enflasyonu yüzde 8,8 olarak gerçekleşti. 2016 yılının tamamında TÜFE enflasyonuna en büyük katkı 1,8 puan ile ulaştırma grubundan gelirken, gıda grubunun katkısı 1,3 puan oldu.
2017 yılı Merkez Bankası resmi TÜFE enflasyon tahmini yüzde 6,5, piyasa beklentisi yüzde 8,5- 9,5 aralığında . Merkez Bankası 30.01 2017 tarihinde 2017 yılı için enflasyon tahminini yüzde 8,0e yükseltti. Merkez Bankası Nisan ayı enflasyon raporunda 2017 için enflasyon tahminini yüzde 8den yüzde 8,5a yükseltti.
Aralık 2016 enflasyon (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 1,64 arttı (piyasa beklentisi %0,93 artış idi). Enflasyon Aralık2015-Aralık 2016 yüzde 8,53, on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 7,78 oldu. Aylık en fazla artış yüzde 7,33 ile alkollu içeçekler ve tütün grubunda oldu. Gıda grubunda yüzde 3,3 artış var. Kasım ayında yüzde 6,66 olan çekirdek enflasyon Aralık ayında yüzde 7,48e yükseldi. Dolar kurundaki artış, içki sigara zamları, benzin fiyatındaki artış ve OTV artırımları Aralık ayı enflasyonunda ciddi bir yükselişe neden oldu. 2017 Ocak ayında da enflasyondaki yükseliş devam edecek.
Merkez Bankası, Aralık ayı toplantısında haftalık repo faizinde ve faiz koridorunun üst bantında beklenenin aksine artış yapmadı(% 8,0/ 7,25/8,50) . Aralık ayında REK 92,16 değerini aldı (Kasım ayına göre TL yüzde 3,1 değer kaybı). Kur etkisinden arındırılmış toplam kredilerin büyüme hızı yüzde 11 civarında, bireysel kredilerin büyüme hızında artış kamu bankalarının öncülüğünde devam ediyor(artış yüzde 8,3 cıvarında)
Ocak 2017 enflasyon (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 2,46 arttı (piyasa beklentisi %1,70 artış idi). Enflasyon Ocak 2016-Ocak 2017 yüzde 9,22, on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 7,76 oldu. Aylık en fazla artış yüzde 6,37 ile gıda grubunda oldu. Aralık ayında yüzde 7,48 olan çekirdek enflasyon Ocak ayında yüzde 7,74e yükseldi. Dolar kurundaki artış enflasyonu yükselten en önemli etken. 2017 yılının ilk 5 ayında enflasyon yükselmeye devam edecek.
Merkez Bankası, Ocak ayı toplantısında haftalık repo faizini değiştirmedi (%8), faiz koridorunun üst bantında .75 puan artış yaptı 7,25/9,25) . Ocak başından bu yana daha yoğun bir şekilde kullanılan geç likilite penceresi (GLP) faizini de %10dan %11e yükseltti. Merkez Bankası, haftalık repo ihalesi açmıyor ve. bankaların ihtiyaçlarını faiz koridorunun üst bandından ve/veya GLPden karşılıyor.. Başka bir deyişle, Merkez Bankası üstükapalı bir faiz artışı gerçekleştirdi. Merkez Bankası 2017 yılında yalnızca 8 toplantı yapacak, bir sonraki toplantı 16 Mart tarihinde. Ocak ayında REK 88,17 değerini aldı (Aralık 2016ya göre Tlde yüzde 4,3 değer kaybı). Kur etkisinden arındırılmış toplam kredilerin büyüme hızı yüzde 12 civarında, bireysel kredilerin büyüme hızında artış kamu bankalarının öncülüğünde devam ediyor(artış yüzde 9,6 cıvarında)
Şubat 2017 enflasyon (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 0,81 arttı (piyasa beklentisi % 0,5 artış idi). Enflasyon Şubat 2016-Şubat 2017 yüzde 10,13/ on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 7,88 oldu. Aylık en fazla artış yüzde 2,82 ile ulaştırma grubunda oldu. Gıda grubundaki artış yüzde 0,84 olarak gerçekleşti. Ocak ayında yüzde 7,74 olan çekirdek enflasyon Şubat ayında yüzde 8,56ya yükseldi. Dolar kurundaki artış enflasyonu yükselten en önemli etken. 2017 yılının ilk 6 ayında enflasyon yükselmeye devam edecek.
Merkez Bankası Ocak başından bu yana haftalık repo ihalesi açmıyor ve. bankaların ihtiyaçlarını faiz koridorunun üst bandından ve/veya GLPden karşılıyor. Başka bir deyişle, Merkez Bankası üstükapalı bir faiz artışı gerçekleştirdi. Ortalama fonlama maliyeti %10,7 dolaylarında.. Şubat ayında REK 88,83 değerini aldı (Ocak 2017ye göre TLde yüzde 1,3 değer artışı ama 2003 yılında bu yana en zayıf TL değeri devam ediyor). Kur etkisinden arındırılmış toplam kredilerin büyüme hızında artış var ( yüzde 14,3 cıvarında), bireysel kredilerin büyüme hızında artış hızlandı (yüzde 12,3 cıvarında). Kamu bankalarının kredi verme konusunda liderlikleri devam ediyor.
Mart 2017 enflasyon (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 1,02 arttı (piyasa beklentisi % 0,6 artış idi). Enflasyon Mart 2016-Mart 2017 yüzde 11,29/ on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 8,21 oldu. Aylık en fazla artış yüzde 1,99 ile giyim grubunda oldu. Gıda grubundaki artış yüzde 1,93 olarak gerçekleşti. Şubat ayında yüzde 8,56 olan çekirdek enflasyon Mart ayında yüzde 9,46ya yükseldi. Gıda fiyatları ve dolar kurundaki artış enflasyonu yükselten en önemli etkenler. 2017 yılının ilk 6 ayında enflasyon yükselmeye devam edecek.
Merkez Bankası, Mart ayı toplantısında haftalık repo faizinde ve faiz koridorunun alt üst bandında bir değişikliğe gitmedi ama GLP faizini yüzde 11den 11,75e yükseltti. Merkez Bankası, Ocak başından bu yana haftalık repo ihalesi açmıyor ve bankaların ihtiyaçlarını faiz koridorunun üst bandından ve/veya GLPden karşılıyor. Ortalama fonlama maliyeti %11,4 dolaylarında. Mart ayında REK 88,85 değerini aldı (Şubat 2017ye göre Tlde yüzde 0,6 değer artışı ama 2003 yılından bu yana en zayıf TL değerleri serisi devam ediyor). Kur etkisinden arındırılmış toplam kredilerin büyüme hızında artış var ( yüzde 14,5 cıvarında), bireysel kredilerin büyüme hızında artış hızlandı (yüzde 13,3 cıvarında). Kamu bankaları kredi verme konusunda liderler.
Nisan 2017 enflasyon (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 1,31 arttı (piyasa beklentisine paralel). Enflasyon Nisan 2016-Nisan 2017 yüzde 11,87/ on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 8,66 oldu. Aylık en fazla artış yüzde 9,13 ile giyim grubunda oldu. Gıda grubundaki artış yüzde 1,23 olarak gerçekleşti. Mart ayında yüzde 9,46 olan çekirdek enflasyon Nisan ayında yüzde 9,42ye geriledi. Dolar kurunun enflasyon üzerindeki etkisi yavaşlamakta, öte yandan gıda fiyatlarındaki yüksek seyir enflasyonu olumsuz etkilemeye devam ediyor.
Merkez Bankası, Nisan ayı toplantısında haftalık repo faizinde ve faiz koridorunun alt üst bandında bir değişikliğe gitmedi ama GLP faizini yüzde 11,75ten 12,25e yükseltti. Merkez Bankası, Ocak başından bu yana haftalık repo ihalesi açmıyor ve bankaların ihtiyaçlarını faiz koridorunun üst bandından ve/veya GLPden karşılıyor. Ortalama fonlama maliyeti %11,7 dolaylarında. Nisan ayında REK 90,41 değerini aldı (Mart 2017ye göre TLde yüzde 1,0. değer artışı var/Tlde değer artışı 3 aydır devam ediyor. Kur etkisinden arındırılmış toplam kredilerin büyüme hızında artış var ( yüzde 15,5 cıvarında), bireysel kredilerin büyüme hızında artış hızlandı (yüzde 14,5 cıvarında). Kamu bankaları kredi vermede ön sıradalar.. Merkez Bankası brüt dolar reservleri 85 milyar dolar ile son 5 yılın en düşük seviyesinde.
Mayıs 2017 enflasyon (TÜFE) bir önceki aya göre yüzde 0,45 arttı (piyasa beklentisi yüzde 0,40 idi). Enflasyon Mayıs 2016-Mayıs 2017 yüzde 11,72/ on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 9,09 oldu. Aylık en fazla artış yüzde 5,97 ile giyim grubunda oldu ( giyim grubunda hesaplama yöntem değişimi nedeniyle artış mevsim normallerinin altında kaldı)i. Gıda grubundaki yüzde 0,55 düşüş gerçekleşti. Nisan ayında yüzde 9,42 olan çekirdek enflasyon Mayıs ayında yüzde 9,38e geriledi.
Merkez Bankası, Mayıs ayında toplantı yapmadı. Merkez Bankası, Ocak başından bu yana haftalık repo ihalesi açmıyor ve bankaların ihtiyaçlarını faiz koridorunun üst bandından ve/veya GLPden karşılıyor. Ortalama fonlama maliyeti %11,9 dolaylarında. Mayıs ayında REK 91,38 değerini aldı (Nisan 2017ye göre TLde yüzde 1,3. değer artışı var/Tlde değer artışı 4 aydır devam ediyor. Kur etkisinden arındırılmış toplam kredilerin büyüme hızında artış hızlandı ( yüzde 17,1 cıvarında), bireysel kredilerin büyüme hızında artış ta hızlandı (yüzde 15,8 cıvarında). Kamu bankaları kredi vermede ön sıradalar..
Dünya Bankası, 13 Ocak 2017 tarihinde yayınladığı Global Ekonomide Beklentiler raporunda , Türkiye 2017 yılı büyüme tahmini %3,0 olarak verdi.
TUİK, 26 Ocak 2017 tarihinde yayınladığı bülten ile TÜFE hesaplamasında kullanılan ana harcama gruplarının ağırlıklarında değişikliğe gitti. Gıda grubunun ağırliğını 23,7den 21,8 düşürdü, ulaştırma grubunun ağılığını 14,3ten 16,3e yükseltti.
Standard and Pool’s, 27 Ocak tarihinde Türkiye kredi notunun görünümünü durağandan negatif indirdi. Değerlendirme kuruluşunun Türkiye için 2017 büyüme beklentisi yüzde 2,4.
Ficth, 27 Ocak 2017 tarihinde Türkiye kredi notunu BBB- den BB+ seviyesine indirdi. Ficth, Türkiye’ye “ yatırm yapılabilir ülke notu veren” son değerlendirme kuruluşu idi. Not indirimi ile bu özelliğimizi kaybettik. Ficth, poliitik risk ve belirsizliği not indiriminde rol oynayan en önemli faktörler olarak belirledi. Değerlendirme kuruluşunun Türkiye için 2017 büyüme beklentisi yüzde 2,4.
Dünya Bankası, 01 Şubat 2017 tarihinde yayınladığı Türkiye Ekonomisi Şubat ayı notunda , Türkiye 2017 yılı büyüme tahmini %3,0ten %2,7 indirdi. Dünya Bankasının 2017 enflasyon beklentisi %9,0/ cari açık/GSMH beklentisi ise – %5,0.
IMF, 03 Şubat 2017 Türkiye Ekonomisi notunda 2017 beklentilerini açıkladı: Büyüme %2,9/enflasyon %8/işsizlik %11/cari açık/GSMH -%5,3. IMF, yapımı süren kamu-özel ortaklığı projelerinin (KÖO) ve de işletime alınan KÖOların kamuya getirdiği dolar bazlı yükü Türkiye ekonomisi için önemli bir risk olarak görüyor.
AB, 13.02.2017 tarihinde yayınladığı 2017 yılı Ekonomik Beklentiler 1 Raporunda yer alan Türkiye beklentileri: büyüme %2,8/enflasyon %8/cariaçık/GSMH – % 4,3/işsizlik %11.
Ficth, 06 Mart 2017 tarihinde yayınladığı Küresel Ekonomik Görünüm raporunda , Türkiye için 2017 büyüme beklentisini yüzde 2,4 olarak muhafaza etti.
Moody’s, 17 Mart 2017 tarihinde yayınladığı Türkiye raporunda, Türkiyenin kredi not görünümü durağandan negatife indirdi. Moody’s, devlet yapısında bozulma, büyüme görünümünde zayıflama, bütçe ve dış finansman üzerinde oluşan baskılardan dolayı kredilerin yenilenmesi konusunda risklerin arttığına inanıyor. Görünümün negatife inmesi, Türk bankalarının sendikasyon kredilerinde Libor üzerine ödedikleri maliyetleri arttıracak.
Moody’s, 10 Nisan 2017 tarihinde yayınladığı raporda Türkiyenin 2017 yılı büyüme tahminini %2,2den %2,6ya yükseltti.
IMF, 17 Nisan 2017 tarihinde yayınladığı Küresel Ekonomi Raporunda Türkiye’ye yönelik değerlendirmelerinde 2017 büyüme beklentisini %2,9dan %2,5a indirdi IMF’ye göre “jeopolitik sorunlar, politik belirsizlik, döviz cinsinden borçlarda artış ekonomi üzerinde aşağı yönlü riskler yaratıyor”.
Moody’s, 19 Nisan 2017 tarihinde yayınladığı Türkiye notunda Hükümet “ büyümeyi destekleyen finansman politikaları” uygulamasına 2019 seçimine kadar devam edeceğini belirtti. Moody’s, genişletici maliye politıkalarnnı kamu borcu/GSMH oranını yükselterek sorunlara neden olacağının altını çiziyor.
Standard and Pool’s, 05 Mayıs 2017 tarihinde yayınladığı Türkiye değerlendirmesinde ülke kredi notunu teyid etti (BB)ve görünümünü negatif olarak bıraktı. S and P’s göre, zayıf büyüme ve döviz kurunda aşırı oynaklık enflasyonu tetikliyebilir.
EBRD (Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası), 10 Mayıs 2017 tarihinde yayınladığı Bölge Ekonomisi Güncelleme raporunda Türkiyenin 2017 büyüme beklentisini yüzde 2,9dan yüzde 2,6ya indirdi. Banka, beklentisini düşürmede en önemli neden olarak politik belirsizliğin azalsa da devam etmesini gösterdi.
Dünya Bankası, 11 Mayıs 2017 tarihinde yayınladığı Avrupa ve Orta Asya Ülke Ekonomilerini Güncelleme raporunda Türkiyenin 2017 büyüme beklentisini yüzde 2,7den yüzde 3,5a yükseltti. Dünya Bankası, AB ülkelerinde ki toparlanmadan dolayı ihracatın artmasını ve büyümeyi yukarı çekmesini bekliyor. Dünya Bankasının 2017 enflasyon beklentisi %9, cari açık/GSMH beklentisi ise – %5,0.
IMF, 11 Mayıs 2017 tarihinde yayınladığı Orta ve Doğu Avrupa Ülkeleri notunda Türkyenin 2017 büyüme beklentisini yüzde 2,5 olarak bıraktı. Aynı veri bankasını paylaşan Dünya Bankası ve IMFnin aynı gün yayınladığı raporlarda farklı büyüme beklentilerinin olması ilginç.
AB, 11 Mayıs 2017 tarihinde yayınladığı İlkbahar 2017 Ekonomi raporunda yer alan Türkiye 2017beklentileri: büyüme %3/enflasyon 11,1/cari açık -4,4,işsizlik 13,6 (13,02 2017 tarihli raporda Türkiye verileri: büyüme 2,8/enflasyon %8/cariaçık/GSMH – % 4,3/işsizlik %11/ büyüme dışında değerlendirme kötüye gitmiş ). AB, yüksek enflasyonu, yüksek işsizliği, finas dışı kesimin döviz bazlı borç toplamını ekonomideki riskler olarak görüyor.
Merkez Bankası, 28 Mayıs 2017 tarihinde 2017 yılının ilk Finansal İstikrar Raporunu açıkladı. Rapor, genelde 2017 yılı ile ilgili iyimser. Öte yandan, bankaların yabancı kaynak kullanımında sınırlı zayıflama gözlenmi ve yenileme maliyetlerinde de sınırlı artış altı çizilen önemli bir olumsuzluk.
OECD, 07 Haziran 2017 tarihinde yayınladığı Dünya Ekonomisi Raporunda Türk Ekonomisini de değerlendirdi. OECD, belirsizliklerin devam etmesine karşın alınan finansal önlemler ve artan ihracatın desteği ile 2017 yılına ekonomide bir toparlanma gözlendiğini belirtti. OECD’nin 2017 Türk ekonomisi temel göstergelerine ilişkin beklentileri: enflasyon %10,4, büyüme %3,4, işsizlik %10,8, cari açık/GSMH %4,8.
Dünya Bankası, 12 Haziran 2017 tarihinde yayınladığı Küresel Ekonomi 2017 II. Raporunda, Türkiye ekonomisi 2017 büyüme tahminini yüzde 3,0ten yüzde 3,5 çıkardı, belirsizliklerin devamına karşın ekonomide toparlanmanın hızlandığını vurguladı.
Ekonomik Gelişmeler
2017 yılı Türkiye büyüme tahminleri yüzde 2,2 ile 3,5 arasında. OVD beklentisi yüzde 4,4 büyüme.
2012 yılında GSMH 786,3 milyar ABD dolar ve kişi başına gelir 18,927 TL/ 10,504 ABD doları oldu. GSMH 2012 yılında sabit fiyatlarla yüzde 2,1 arttı.
2013 yılında GSMH 820,0 milyar dolar ve kişi başına gelir 20,530 TL/10,782 ABD Doları oldu. Rakamlar Eylül 2014te 20,580 TL ve 10,807 dolara revize edildi. GSMH 2013 yılında sabit fiyatlarla yüzde 4,1 arttı.
2014 yılında GSMH 808,3 milyar dolar ve kişi başına gelir 22,753TL/10,404 ABD Doları oldu. GSMH 2014 yılında sabit fiyatlarla yüzde 2,9 arttı. Büyüme 31 Mart 2016 tarihinde %2,9dan %3e revize edildi
2015 yılında GSMH 720,3 milyar dolar ve kişi başına gelir 25,130TL/9,265 ABD Doları oldu. GSMH 2015 yılında sabit fiyatlarla yüzde 4,0 arttı. Tuik, GSMH hesaplamasında baz yılı 2009 yılına çekti ve hesaplama yöntemini ESA 2010 olarak değiştirdi. Yeni sonuçları 12 Aralık 2016 günü açıklandı. Buna göre 2015 yılında GSMH 861,1 milyar dolar ve kişi başına gelir 29,855 TL/11,004 ABD doları oldu. GSMH 2015 yılında sabit fiyatlarla yüzde 6,1 arttı. Yeni hesaplama yöntemi ile GSMH içinde payı en fazla artan sektör, inşaat sektörü oldu. Sektörün GSMH içindeki payı yüzde 5,5 tan yüzde 8,2ye çıktı. Yapılan revizyondan sonra 2016 yılı GSMH tahminimizi 735 milyar dolardan 850 milyar dolara çıkarıyoruz.
2016 yılında GSMH 856,8 milyar dolar ve kişi başına gelir 32,676/10807 ABD doları oldu. GSMH 2016 yılında sabit fiyatlarla yüzde 2,9 arttı. 2016 yılında, tarım sektörünün ve hizmet sektörünün toplam katma değerleri azaldı (%4,1/0,8), sanayi sektörünün ve inşaat sektörünün toplam katma değerleri arttı (%4,5/7,2). Hane halkı tüketim harcamaları 2016 yılında bir önceki yıla göre %2,3, devletin harcamaları ise %7,3 arttı. 2016 yılı 2. Çeyrek ve 3. Çeyrek GSMH büyüme rakamları 31.03.2017 tarihinde revize edildi.
2017 yılı 1. Çeyrek GSMH yüzde 5,0 büyüme ile beklentilerin üzerinde arttı (beklenti 3,8 idi). 2016 yılı 1. Çeyrek büyümesi yüzde 4,5 olmuştu. Hane halkı tüketim harcamaları ve kamu harcamalarıı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 5,1 ve 9,4 arttı. Net ihracat ta büyümeye olumlu katkıda bulundu. ABD bazında GSMH geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 8,8 düşerek 840 milyar dolara indi.
Nisan 2017 takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6,7 arttı (beklenti yüzde 3,7 artış idi/olumlu). Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış Nisan 2017 sanayi üretim endeksi ise bir önceki aya göre yüzde 2,3 arttı (beklenti yüzde 0,9 artış idi/olumlu) . Nisan ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış ana sanayi gruplarında geçen aya göre en yüksek artışlar sermaye malı grubunda gerçekleşti (%12,2).
Mayıs ayı İmalat Sanayi genelinde kapasite kullanım oranı (KKO) 2016 Mayıs ayına göre 0,4 puan artarak 78,8 oldu Mevsim etkisinden arındırılmış KKO ise geçen aya göre 0,1 puan artarak 78,9 oldu. Kapaziye kullanım hesaplama yöntemi 17 Nisan 2017 tarihinde değiştirildi, veriler yeni yönteme göre revize edildi.
Mayıs ayı mevsim etkisinden arındırılmış Hizmet/ Perakende Ticaret/ İnşaat Sektör Güven Endeksleri sırasıyla 102,0/ 102,8/ 86,37değerlerini aldı. Mayıs ayında tüm güven endeksleri arttı (%2,1/1,1/0,8). Hizmet ve Perakende Ticaret endekslerinde son 3 aylık dönemde işlerin iyileştiği ve gelecek 3 aylık dönemde de iyileşmenin devam edeceğini bekleyen yönetici sayısında artış var.
Mayıs ayı Ekonomik Güven Endeksi; bir önceki aya göre yüzde 1,1 oranında artarak 99,5 değerinden 100,5 değerine yükseldi / endeks Nisan ayında tekrar revize edildi. Tüketici güven endeksi, perakende ticaret güven endeksi ve hizmet sektörü güven endeksindeki artışlar ( %2,1/1,1/2,1) Ekonomik Güven endeksini yükseltti. (2012 Ocak-2016 Aralık endeks değerleri Ocak 2017de revize edildi) . Revizyon sonrası, Tuik Ekonomik Güven Endeksinin 2016 yılı ortalaması 80,5 puandan 93,4 puana yükseldi.
Mayıs ayı Türkiye İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) Nisan ayı değeri olan 51,7 değerinden 53,5 değerine yükseldi. Aralık 2013 ten bu yana en güçlü iyileşme sinyali Yeni siparişlerde, üretimde ve istihdamda yüksek artışlar var, girdi maliyetlerinde ise artış hız kesti. 2017 yılı İkinci çeyrek büyüme verisi iyi gelecek.
Mayıs ayı Tuik Tüketici Güven Endeksi, bir önceki aya göre yüzde 2,1 arttı. Nisan ayında 71,3 olan endeks Mayıs ayında 72,8 oldu. İşsizlik düşecek diyenlerin/ genel ekonomi daha iyi olur diyenlerin/hanemin maddi durumu daha iyi olur diyenlerin sayısı arttı (%3,0/4,5/1,4. Endeks son 3 aydır yükseliyor.
Mayıs ayı Bloomberg HT tüketici güven endeksi, Nisan ayında 77,2 değerinde olan endeks Mayıs ayında yüzde 1,8 artarak düşerek 78,6 değerini aldı.
Cari Açık:
2013 yılında cari açık 65,0 milyar dolar oldu. 2013 yılında cari açık/GSMH oranı yüzde 7,9 olarak gerçekleşti.
2014 yılında cari açık 45,8 milyar dolara geriledi. Cari açık/GSMH oranı yüzde 5,7 olarak gerçekleşti. 2014 rakamı Şubat2016 tarihinde revize edildi ve 43,6 milyar dolar olarak kesinleşti. Cari açık/GSMH oranı yüzde 5,4 oldu.
2015 yılında cari açık 33,2 milyar dolara geriledi. Cari açık/GSMH oranı yüzde 4,5 olarak gerçekleşti. Enerji fiyatlarındaki düşme cari açığın gerilemesinde en önemli faktör.
2016 yılında cari açık 32,6 milyar dolar oldu. Cari açık/GSMH oranı yüzde 3,9 olarak gerçekleşti. Enerji fiyatlarındaki düşmenin 2016nın 2.ci yarısında yavaşlaması cari açığın beklenenden daha yüksek gerçekleşmesine neden oldu.
Nisan ayında Cari açık 3,6 milyar dolar oldu (beklenti 3,5/ 2016 Nisan 3,0 milyar dolar açık/ yüzde 18,0 artış). Cari açığın artmasında dış ticaret açığında geçen yılın aynı ayına göre 563 milyon dolar artması etkisi oldu. 12 aylık cari açık 32,7 milyar dolardan 33,2 milyar dolara yükseldi. Nisan ayında turizm gelirierinde geçen Nisan ayına göre artış var (%9,5). Net hata noksan kalemi Nisan ayında 3,9 milyar dolar ekside (Ekim 1988’den buyana en yüksek aylık çıkış). Ocak-Nisan 2017 net hata noksan 6,2 milyar dolar ekside.
İhracat
2014 yılında ihracat 2013 yılına göre yüzde 3,8 artarak 157,7 milyar dolar, ithalat ise yüzde 3,8 azalarak 242,2 milyar dolar oldu. Dış ticaret dengesi 84,6 milyar dolar açık verdi.
2015 yılında ihracat 2014 yılına göre yüzde 8,7 azalarak 143,9 milyar dolar, ithalat ise yüzde 14,4 azalarak 207,2 milyar dolar oldu. Dış ticaret dengesi 63,3 milyar dolar açık verdi (25,2 düşüş).
- 0-200 arasında değişmekte 100’den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği gösteriyor
- 0-100 arasında değişmekte 100’den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği gösteriyor
- 0- 100 arasında değişmekte, 50 üstü iyimserliği gösteriyor
- 0-200 arasında değişmekte 100den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği gösteriyor
- 0-200 arasında değişmekte 100den büyük olması genel ekonomik duruma ilişkin iyimserliği gösteriyor
2016 yılında ihracat 2015 yılına göre yüzde 0,9 azalarak 142,6 milyar dolar, ithalat ise yüzde 4,2 azalarak 198,6 milyar dolar oldu. Dış ticaret dengesi 56,0 milyar dolar açık verdi (%11,7 düşüş).
Nisan ayında ihracat, 2016 Nisan ayına göre yüzde 7,4 artarak 11,8 milyar dolar, ithalat ise yüzde 9,9 artarak 17,8 milyar dolar oldu . Nisan ayı dış ticaret açığı yüzde 16,7 artarak 4,2 milyar dolardan 4,9 milyar dolara yükseldi (12 aylık kümülatif dış ticaret açığı 57,3 milyar dolar). Altın, Nisan ayında dış ticaret açığını etkilemedi (1,2 milyar dolar ithalat/ 1,2 milyar dolar ihracat. Enerji ithalatı ise $ bazında Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde %33,0 arttı (2,7 /2,0 milyar dolar. Enerji ithalatı 2017 ithalat artışında önemli bir faktör olacak.
AB ülkelerinin ihracattaki payı Nisan 2016te yüzde 47,3 iken, Mart 2017de yüzde 45,0 oldu. Irak’a yapılan ihracat Nisan ayında Nisan 16ya göre %51,1 arttı (857/567 milyon dolar). İran’a yapılan ihracatta gerileme devam ediyor 252/560 milyon dolar. Rusya ile dış ticaret hala zayıf seyrediyor. Birleşik Arap Emirlikleri ile ticarettte Nisan ayında da hem ithalat hen de ihracat rakamlarında önemli artışlar var. Nisan ayında fasıllar düzeyinde en büyük ihracat, motorlu taşıtlar grubunda oldu (2,0 milyar dolar). Nisan ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ara malı ithalatı arttı (%19,6/petroldeki artışın etkisi), yatırım malı ve tüketim malı ithalatlarıı düştü (%16,5/1,5).
Bütçe
2014 bütçe gelirleri 2013 yılına göre yüzde 9,3 artarak 425,8 milyar TL, bütçe giderleri ise yüzde 9,8 artarak 448,4 milyar TL oldu. 2014 yılında 49,9 milyar TL faiz gideri gerçekleşti. Bütçe 2014 yılında 23,4 milyar TL açık verdi. Bütçe açığı/GSMH oranı 2014 yılında hükümetin hedeflediği yüzde 1,9 un önemli ölçüde altında kalarak yüzde 1,3 olarak gerçekleşti
2015 bütçe gelirleri 2014 yılına göre yüzde 13,6 artarak 483,4 milyar TL, bütçe giderleri ise yüzde 12,8 artarak 506,0 milyar TL oldu. 2015 yılında 53,0 milyar TL faiz gideri gerçekleşti. Bütçe 2015 yılında 22,9 milyar TL açık verdi. Bütçe açığı/GSMH oranı yüzde 1,2 olarak gerçekleşti.
2016 bütçe gelirleri 2015 yılına göre yüzde 11,9 artarak 540,8 milyar TL, bütçe giderleri ise yüzde 15,3 artarak 583,7 milyar TL oldu. 2016 yılında 50,3 milyar TL faiz gideri gerçekleşti. Bütçe 2016 yılında 29,3 milyar TL açık verdi. Bütçe açığı/GSMH oranı yüzde 1,1 cıvarında gerçekleşti.
OVP, 2017 bütçe gelir hedefini 592 milyar TL, gider hedefini 641 milyar TL olarak veriyor. Bütçe açığı/GSMH hedefi yüzde 1,9.
Mayıs ayında bütçe 6,4 milyar TL fazla verdi. ( Mayıs 2016 ayında 3,7 milyar TL fazla vermişti). Vergi gelirleri Mayıs 2016ya göre yüzde 20,3 oranında artarak 50,9 milyar TL oldu. Faiz dışı giderler ise Mayıs 2016ya göre yüzde 16,2 artarak 47,4 milyar TL oldu. Ocak-Mayıs 2017 toplam bütçe gelirleri 255,3 milyar TL (%10,5 artış), faiz dışı giderler 241,0 milyar TL (%21,9 artış), faiz giderleri 25,7 milyar TL (%6,3 artış) oldu. Ocak- Mayıs 2016 döneminde 9,1 milyar TL fazla veren bütçe, Ocak- Mayıs 2017 döneminde 11,5 milyar TL açık verdi . Bütçe göstergelerinde bozulma Mayıs ayında da bir mıktar azalsa da devam etti. Özelleştirme gelirlerinin Varlık Fonuna aktarılması ve beyaz eşya, mobilya ürünlerinde yapılan vergi indirimlerinin uzatılmasının da etkisiyle bütçe gelirlerinde zayıf seyir bir müddet daha devam edecek. Bütçe açığı /GSMH oranı 2017 hedefi olan %1,9un üzerine çıkabilir.
İşsizlik
Tuik 2014 tüm yıl için işsizlik oranını yüzde 9,9 olarak açıkladı.
Tuik 2015 tüm yıl için işsizlik oranını yüzde 10,3 olarak açıkladı. İstihdam edilenlerin yüzde 52,2si hizmet, 20,6sı tarım, 27,2si sanayi sektöründe (inşaat sektörü dahil) yer aldı (geçen yıla göre istihdam edilenler i içinde hizmet sektörünün payı yüzde 1,2 artarken, sanayi sektörünün payı 0,7, tarım sektörünün payı 0,5 puan azaldı.
Tuik 2016 tüm yıl için işsizlik oranını yüzde 10,9 olarak açıkladı. Toplam işsiz sayısı 3 milyon330 bin kişi ( bir önceki yıla göre 273 bin artış). İstihdam edilenlerin yüzde 53,7si hizmet / 19,5u tarım/ 19,5u sanayi/7,3ü inşaat sektöründe yer aldı (geçen yıla göre istihdam edilenler i içinde hizmet sektörünün payı yüzde 1,5/inşaat sektörünün payı 0,1 artarken , sanayi sektörünün payı 0,5, tarım sektörünün payı 1,1 puan azaldı.
Kamu istihdamı 2014 yılı sonunda 3 milyon 440bin kişi olarak gerçekleşti.
Kamu istihdamı 2015 yılı sonunda 3 milyon 528bin kişi olarak gerçekleşti.
Kamu istihdamı 2016 yılı sonunda 3 milyon 562bin kişi olarak gerçekleşti.
Kamu istihdamı 2017 yılı birnci çeyreği sonunda 3 milyon 558 bin kişi olarak gerçekleşti
İşsizlik oranı 2017 yılı Mart Döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 1,6 puan artarak yüzde 11,7 seviyesinde gerçekleşti/ işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 619 bin kişi artarak 3 milyon 642bin kişi oldu (Mart Dönemi; , Şubat, Mart ve Nisan 2017 aylarını kapsamakta). Tuik, Şubat 2014te hanehalkı işgücü araştırmasında Avrupa Birliğine tam uyum sağlamaya yönelik yeni bir düzenleme yaptı. Bu düzenleme sonucu elde edilen veriler ile eski verileri arasında uyum yok. Tuik bir model yardımıyla eski verilerin yeni düzene uyumunu sağlamaya çalışıyor. Modelin sonuçlarına göre 2017 yılı Şubat ayı mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı yüzde 11,5; 2016 Şubat arındırılmış işsizlik oranı 9,9 çıkıyor.
Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranında Şubat 2017 ye göre 0,2 puan düşüş var. İstihdam edilenlerin yüzde 54,8i hizmet, 18,5i tarım, 19,4ü sanayi ve 7,3ü inşaat sektöründe yer alıyor (geçen yılın aynı dönemine göre istihdam edilenleri içinde hizmet sektörünün ve inşaat sektörünün payları arttı ( 0,4 ve 0,2 puan), sanayinin ve tarım sektörünün payları azaldı (0,2 ve 0,4 puan). Genç nufusta (15-24 yaş)işsizlik oranı 4,4 puan artışla yüzde 21,4 oldu. Büyümedeki güçlü performans ve İstihdam artırıcı önlemlerin devamı Mart ayı işsizlik rakamlarını düşürdü.
Konut Satışları
2014 yılında 1165381 adet konut satıldı.
2015 yılında 1289320 adet konut satıldı, satışlar 2014 yılına göre yüzde 10,6 arttı.
2016 yılında 1341453 adet konut satıldı, satışlar 2015 yılına göre yüzde 4,0 arttı.
2017 yılında konut satışlarının aynı tempoda devam etmesi eldeki ekonomik verilere göre zor görünüyor gözlemimizi değiştiriyoruz. Şubat ayında devletin yaptığı politika değişikliklerinden dolayı 2017 yılı konut satışlarında ılımlı artış bekliyoruz. 1. Devlet yabancı ve yurtdışında çalışan türk vatandaşlarının alımlarından KDVyi kaldırdı. 2. Yurtiçi alımlarda KDV indirimi yaptı. 3. 20 yıl vadeli konut kredi kullanımına yeşil ışık yaktı.
Nisan ayında 114446 adet konut satıldı (51988 yeni/62458 ikinci el). Nisan16da 106348 adet konut satılmıştı, %7,6 artış. İpotekli konut satışları Nisan ayında 43334 adet olarak gerçekleşti. İpotekli konut/toplam konut satışı oranı % 37,8 (Nisan16 oran 31,4 idi). Nisan ayında 51988 konut ilk defa satıldı (Nisan16/44908/%10,8 artış/olumlu). Yabancılara Nisan ayında 1624 adet konut satıldı ( Nisan16/ 1581 adet). Nisan ayı satışları Mart ayı kadar iyi olmasada özellikle ilk defa satılan konut satışlarındaki yüzde 10,8lik artış ümit verici. 2017 yılında konut satışlarındaki büyüme % 7’yi geçebilir.
Otomobil Satışları
2014 yılında otomobil yurtiçi satışları 2013 yılına göre yüzde 11,6 (587/664bin adet) düştü, hafif ticari araç satışları ise yüzde 4,4 (180/188 bin adet) düştü. 2014 yılında otomotiv ihracatı ise yüzde 6,4 arttı (885/828 bin adet, 22,8/21,5 milyar dolar).
2015 yılında otomobil yurtiçi satışları 2014 yılına göre yüzde 23,5 arttı (727/587bin adet) , hafif ticari araç satışları ise yüzde 34,4 arttı (242/180/ bin adet). 2015 yılında otomotiv ihracatı ise yüzde 12,0 arttı (992/885 bin adet, 22,8/21,5 milyar dolar).
2016 yılında otomobil yurtiçi satışları 2015 yılına göre yüzde 4,3 arttı (757/725bin adet) arttı, hafif ticari araç satışları ise yüzde 6,4 azaldı (227/242/ bin adet). 2016 yılında otomotiv ihracatı ise yüzde 15,0 arttı (1,141/992 bin adet, 23,9/22,8 milyar dolar). 2016 yılı tahminimiz: 2015 yılına göre araba satışlarında %12-13 düşüş ile 630 bin adet, hafif ticari satışlarında ise %5-6 düşüş ile 230 bin adet civarı idi.
2017 yılında sektörde %10-13 arası daralma bekleniyor.
Mayıs ayında otomobil satışları: Mayıs 16e göre %10,9 azaldı (65799/73892 adet). Hafif ticari satışlarında da düşme var (%2,3/19623/20072). 2017 yılının ilk 5 ayında araba satışları bir önceki yılın aynı dönemine göre %10,3 azaldı (239760/267371adet). Hafif ticari satışları ise ilk 4 ayda %2,7 azaldı (77740/79906adet). Kur ve OTV artışları Mayıs ayında da satışları olumsuz etkiledi.
Beyaz Eşya Satışları 2014 yılında yurtiçi satışları 2013 yılına göre yüzde 1,8 düştü (6,7/6,8 milyon adet ). İhracat ise yüzde 5,2 arttı (16,9/16,0 milyon adet).
Beyaz Eşya Satışları 2015 yılında yurtiçi satışları 2014 yılına göre yüzde 5,7 arttı (7,1/6,7 milyon adet ). İhracat ise yüzde 7,1 arttı (18,1/16,9 milyon adet).
Beyaz Eşya Satışları 2016 yılında yurtiçi satışları 2015 yılına göre yüzde 5,0 arttı (7,5/7,1 milyon adet ). İhracat ise yüzde 8,3 arttı (19,6/18,1 milyon adet).
2017 yılında sektörde yurtiçi satışlarda yüzde 7,2 büyüme ihracatta ise yüzde 8,3 büyüme bekleniyor. OTVsiz dönemin uzatılması ile yurtiçi satışlarda büyüme daha yüksek olabilir.
Nisan ayında beyaz eşya yurtiçi satışları 833 bin adet oldu (Nisan16ya göre yüzde 39,0 artış). İhracat ise 1,530 milyon adet oldu (Nisan16ya göre %0,7 artış). 2017yılına iyi başlayan içsatışlarda yükseliş ivmesi hafif azalarak Nisan ayında da devam etti. İç satışlarda gözlenen artışlar hız keserek Eylül 2017 sonuna kadar devam edecek.
Kimyasal Ürün İhracatı
2014 yılında kimyasal ürünler ihracatı 17,8 milyar dolar oldu (2013 yılına göre %2,4 artış).
2015 yılında kimyasal ürünler ihracatı 15,5 milyar dolar oldu (2014 yılına göre %13,3 azalış).
2016 yılında kimyasal ürünler ihracatı 14,0 milyar dolar oldu (2015 yılına göre %9,1 azalış).
Kimyasal ürün ihracatı 2017 yılına iyi başlamıştı ve ivme artarak Mart ayı sonuna kadar devam etti. Nisan ayında bir duraklama var. Mayıs ayında ivme tekrar yukarıda. Mayıs 2017 kimyasal ürün ihracatı 1,3 milyar dolar oldu (Mayıs 2016ya göre %17,5 artış)
Turizm Gelirleri
2014 yılında turizm geliri 34,3 milyar dolar oldu ( 2013 yılına göre yüzde 5,8 artış). Turizm gideri 5,5 milyar dolar oldu
2015 yılında turizm geliri 31,5 milyar dolar oldu ( 2014 yılına göre yüzde 8,2 azalış). Turizm gideri 5,7 milyar dolar oldu ( %3,6 artış). Yurtdışı seyahate 8,7 milyon kişi gitti.
2016 yılında turizm geliri 22,1 milyar dolar oldu ( 2015 yılına göre yüzde 29,8 azalış). Turizm gideri 5,0 milyar dolar oldu (% 12 düşüş). Yurtdışı seyahate 7,8 milyon kişi gitti.
2017 yılı da turizm açısından zor bir yıl olacak. 2017 yılı 1. Çeyrek turizm geliri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17,1 azalarak 4,1 milyar dolardan 3,4 milyar dolara düştü. Rus turist girişimnde artış var, Avrupa ülkelerinden gelenlerde düşüş var (%21,6). 1. çeyrekte turizm giderinde de düşüş var (yüzde 44,3/ 855 milyon dolar/1,5 milyar dolar). Turizm gelirlerindeki düşüş cari açığı, büyümeyi ve istihdamı olumsuz etkiliyor. 2017 yılı 1. Çeyreğinde otel doluluk oranı %52,3 oldu (2016 yılı 1. Çeyreğinde %50,1 idi / %2,3 artış/ olumlu).
Nisan ayında turizmde toparlanma hızlandı. Gelen turist sayısında geçen yılın Nisan ayıona göre yüzde 18,1 artış var (en önemli artışlar Rusya ve Irak’tan). Otel doluluık oranında da iyileşme var /Nisan 16ya göre doluluk oranı yüzde 15,7 artarak yüzde 61,2ye yükseldi.
Yurtdışı Müteahhitlik Projeleri
2014 yılında Türk müteahhitleri tarafından üstlenen yurtdışı projelerin tutarı 24,0 milyar dolar. Irak ve Suriye’deki karışıklıklardan dolayı geçen yılın % 21 altında.
2015 yılında üstlenilen yurtdışı proje tutarı 19,4 milyar dolarda kaldı. Özellikle Libya, Irak ve Suriye de devam eden karışıklıklar 2015 performansını da olumsuz etkiledi. 2016 Rusya’nın da sorunlu ülkelere eklenmesinden dolayı daha zor bir yıl olacak.
2016 yılında üstlenilen yurtdışı proje tutarı 10,1 milyarda kaldı. Sektörün ana pazarlarındaki jeopolitik sorunlar düşüşün en önemli nedeni.
2017 yılı Ocak-Nisan döneminde üstlenilen proje tutarı 3,1 milyar dolar. Ana pazarlardaki jeopolitik sorunlar devam ediyor.
Bankacılık Sektörü
2014 yılında Bankacılık sektörünün elde ettiği net kar 24,7 milyar TL oldu (2013 yılı ile aynı).
2015 yılında Bankacılık sektörünün elde ettiği net kar 26,1 milyar TL oldu (2014 yılı göre %5,7 artış). Sektörün toplam çalışan sayısı 201205, toplam şube sayısı 11293.
2016 yılında Bankacılık sektörünün elde ettiği net kar 37,5 milyar TL oldu (2015 yılı göre %44 artış). Sektörün toplam çalışan sayısı 196700, toplam şube sayısı 10781.
Bankacılık sektörünün Nisan ayı sonu itibariyle net karı 17,5 milyar TL oldu (Nisan 16 sonu karı 11,0 milyar TL/% 59,2 artış). Nisan ayında takipteki alacaklar/ nakdi krediler oranı %3,2 oldu. Sermaye yeterlilik oranı yüzde 16,0 oldu. Nisan sonu itibariyle toplam krediler 1,860 trilyon TL/2016 yıl sonuna göre %7,1 artış (kurumsal kredilers artış oranı daha yüksek). Mevduat 1,540trilyon TL/2016 yıl sonuna göre 5,7 artış. Krediler/Mevduat rasyosu 1,21 /Aralık16 sonu 1,19 (kredi/mevduat rasyosunda yükseliş tehlikeli).
Yabancıların Borsa ve Tahvil net alış/satışları
Yabancılar 2014 yılında İstanbul Borsasında 2,7 milyar dolarlık net alış yaptılar. 2014 yılı devlet tahvili net alışları ise 539 milyon dolar oldu.
Yabancılar 2015 yılında İstanbul Borsasında 2,4 milyar dolarlık net satış yaptılar. 2015 yılı devlet tahvili net satışları ise 7,2 milyar dolar oldu. Yabancıların doğrudan yatırımları 2015 yılında 16,5 milyar dolar oldu (yabancıların gayrimenkul alımları dahil/ 4,2 milyar dolar).
Yabancılar 2016 yılında İstanbul Borsasında 614 milyon dolarlık dolarlık net alış yaptılar. 2016 yılı devlet tahvili net alımları ise 588 milyon dolar oldu. Yabancıların doğrudan yatırımları 2016 yılında 9,9 milyar oldu (yabancıların gayrimenkul yatırımları dahil/ 3,1 milyar dolar).
2016 sonu itibariyle Türkiyenin dış varlıkları 215 milyar dolar (2015e göre % 2,1 artış), dış yükümlülükleri 571 milyar dolar (2015e göre %3 düşüş) oldu. Türkiyenin net uluslararası yatırım pozisyonu 356 milyar dolar ekside.
Mayıs ayında yabancı yatırımcılar İstanbul Borsasında 152 milyon dolarlık net alım yaptılar. Aynı dönemde devlet tahvilinde 1,050 milyar dolarlık net alımları var.
Brent Petrol Fiyatları
2013 yılında brent petrol varil fiyatları 98-116 dolar arasında hareket etti.
2014 yılında brent petrol varil fiyatları 59-114 dolar arasında hareket etti.
2015 yılında brent petrol varil fiyatları 47-69 dolar arasında hareket etti, ortalaması 53 dolar cıvarında oldu..
2016 yılında brent petrol varil fiyatları 40- 58 dolar arasında hareket etti, ortalaması 45 dolar cıvarında oldu.
Merkez Bankası 2017 yılı 1. Enflasyon raporunda, 2017 yılı brent petrol ortalama fiyatını 54 dolardan 57 dolara yükseltti.
Mayıs 2017 ayında, brent petrol varil fiyatı 46,64-54,67 dolar aralığında hareket etti (ortalama 51,42 dolar).
Kaynak: Dr. Bülent Ardanıç